OKUDUĞUM KİTAP

Mısır’da mahkeme, Müslüman Kardeşler üyesi 529 kişinin idamına karar verdi. Dünyadaki hiçbir ülke sesini çıkarmadı. Ne Müslüman ülkelerden ne de batılı ülkelerden herhangi bir açıklama gelmedi. Bununla birlikte Suriye'nin iç savaşında ki katliam ile ilgili görüşmeler yapıldı, ambargolar koyuldu fakat Batı bütün bu olanlara rağmen, hala darbeye darbe diyemiyor. Kısaca üç maymunu oynuyorlar. Görmedim, Duymadım, Bilmiyorum…

Darbeyi izleyenler herkes bunun devamında neler olacağını biliyordu. Tankları çiçeklerle donatıp sokaklarda gezdirip herkese kucak açacak değildi. Ya Suriye'de ki gibi bir iç savaş çıkacaktı ve olaylar büyüyecekti ya da mursi yanlıları hakkında yakalama çıkartıp idam edilecekti. Maalesef ikincisi oldu. Zaten darbeyi yapan insanlardan da ne adalet beklenir ne de insanlık beklenirdi.

Bu bir başlı başına insanlık suçudur, en başında bu bir katliamdır. Kimse çıkıp da 21.yy’da idamı güzel bir şeymiş gibi göstermesin. Onlar suçluydu, cezalarını çeksinler demesin. Bunun hiçbir bahanesi olamaz, ne darbe karşıtı ne de vatana ihanet. En ağır işlenen suçun bile cezası bir idam olmamalı. Ver müebbet hapsi, sınır dışı et suçluları, vatandaşınsa at vatandaşlıktan gönder ülkenden. İdam neden? Zaten insafsız olduğunuzu Tahrir meydanındaki katliamdan biliyoruz, hukukunuzun da olmadığını bu idam kararı ile görmüş olduk. “Mazlumun zalimden öcünü alacağı gün, şüphesiz zalimin zulmettiği günden daha çetin olacaktır.”(Hz. Ali r.a.)